DOĞA HEPİMİZİN EVİ

IMG_20170813_213743_377.jpg
(Antalya / Geyikbayırı)

Hayatımızdaki telaş fark etmesekte bizi zamanla bir çöküntüye doğru sürükler. Bedenimizde ve ruhumuzda biriken tortular zamanla bizi ağırlaştırır ve nefes alamaz hâle getirir. Bu çöküntü ve nefes alamama durumundan kurtulmanın en iyi yolu doğaya koşmaktır. Doğa yaşamın en yalın hâlidir çünkü. Zaman bize hep bir şeyler dayatırken, doğa sadece huzuruyla kucaklar. Doğada zorunluluk yoktur, aksine istek vardır ve seçim hakkını sadece sana bırakır. Seni parçalara ayırmaz, bütününle korur. Senden çalmanın peşinde değildir, seni tamamlamanın peşindedir. Menfaat kelimesini duyamazsın doğadan. Bana inan hem paranın sıcaklığından daha iyidir güneşle ısınmak. Para hayatınızın belli bir bölümünde sıcaklığını korurken, doğa sonsuza kadar ruhunuza nüfus eder. Hayatımız çarkların arasında sıkışıp kalırken, doğanın sadece huzur veren sessini doyasıya dinlememizin ne zararı olabilir? Ağaçlarla konuşmak en az insanın kendisiyle konuşması kadar iyidir. Kendinin kalıplara konulmamış hâlini bulur insan doğada. Gürültünün yerini bitki örtüsü, kirliliğin yerini toprak kokusu alır. Gözleri kapalıyken görür insan doğada. Ağacın, kuşun, taşın sana saygı duyduğunu hissedersin; eğer sende onlara saygı duymayı öğrenirsen. Karşılıksız bir sevinin içindedir oradaki her şey. Sence de duvarları artık parçalamanın zamanı gelmedi mi? Stresin seni ne kadar yorduğunu fark etmiyor musun? Boşuna zaman harcama ve doğa benim olduğu kadar senin de evin.

12 Eylül 2017

H2
H3
H4
3 columns
2 columns
1 column
Join the conversation now
Logo
Center