Bir adet Mustafa Kemal Atatürk Hikayesi.

Mustafa Kemal'in Hitler önderliğindeki 3.Reich hükümetine verdiği ayar gibi ayardır.

Biraz gerilere gidelim sene 30'lar Alman Bilim dünyası da tüm almanya gibi karmakarışık bir durumda artan baskılar ülkeden gitmek isteyen bilim adamları Nazileri destekeyen bilim adamları ortalık baya karışık.

Tarihler 4 nisanı gösterdiğinde Bonn Üniversitesinde 50 adet öğretim üyesi ve bilim insanı Hitler'e bağlılıklarını Pro Adolf Hitler bildirisi ile duyurdular.

Ve işler iyice kızıştı bildiriyi imzalamayan Bilim adamları artık bir hedefti, 

4 gün sonrası Parlomentodan alınan bir karar Ari ırktan olmayan herkes devlet memurluğundan çıkartılacaktı. 

Yani yıllardır emek veren insanlar artık sahipsiz kalmış ve devlet tarafından dışlanmıştı.

Hikayemizin ana karakteri burda ortaya çıkıyor:  Alfred Kantorowicz, Bonn üniversitesinde Diş hekimi profösürü. Alanından en iyisi diyebileceğiniz yetenekte ve deneyimde belkide Dünya birincisi.

Kendisi Musevi(Yahudi) inancında ve sosyal demokrat parti üyesi yani hitler karşıtı, tabiki bildiride onun da imzası yok.

Tüm bunlar birleşince sevgili  Alfred Kantorowicz  4 ay gözetimli hapis ile cezaevinde kalıyor sonrası ise daha kötü Toplama kampına(boergermoor) gönderiliyor. Bir süre sonra tanınmış kişilerin toplandığı bir toplama kampı olan Lichtenburg'a gönderiliyor.

Veee Mustafa Kemal... 

Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk Almanya'da zor durumda olan bilim adamlarının haberlerini alır ve çabucak ülkemizde bulunan Alman konsolos ile irtibata geçer ve kendisine bir liste sunar.

Bilim adamlarının isminin yazılı olduğu bir liste.

Diş hekimliğinde ise 1.sırada  Alfred Kantorowicz , Biz Türkiye Cumhuriyeti olarak bu kişileri ülkemizde görmek istiyoruz der.

Konsolos listeye bi göz atar ve Mustafa Kemal'e ekselansları bunu Reich Hükümetine göndereyim ama Hitler'in bu adamları göndereceğini hiç zannetmiyorum der. 

Bir mektup ile beraber liste gönderilir ve beklenir ancak aradan 2 ay geçmesine rağmen olumlu yada olumsuz bir cevap gelmemektedir.

Mustafa Kemal'in sabrı da tükenmeye başlayınca tekar Alman Sefiri(büyükelçi-konsolos) ile görüşür. 

Niye cevap gelmedi diye sorar ve bir cevap alamaz. 

Sonra sefir ekselansları Ben demiştim Hitler  ''Alfred Kantorowicz'' gibi adamları göndermez isterseniz başka kişileri isteyelim der.

Atatürk büyükelçiyi yeterince dinlediğine karar verir ve Rüstü diye seslenir içeri Dış işleri bakanı Tevfik Rüştü Aras girer.

Mustafa Kemal, Rüstü hazırlıklarını yap Almanyaya bir nota çekeceğiz der.  Mustafa Kemal birşeyler yazar kağıda Rüştü'ye  uzatır ve nota çekilir Almanya'ya.

Peki sonuç.

Nota çekildikten 48 saat sonra yani 2 gün sonra  Alfred Kantorowicz  Türkiye'de.

Kendisi için herşey tükendi diye düşünürken belkide  Alfred Kantorowicz  Mustafa Kemal'in sayesinde  dokuz ay tutulduğu toplama kampından çıkartılarak, ailesi, asistanları ve kütüphanesiyle beraber Türkiye’ye getirilip diş hekimliğinin başına geçirildi.

Türkiye'de Diş Hekimliğinin Babası olarak bilinir. İstanbul Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesinin kurucusudur, yani Diş hekimliği kürsüsünü o kurmuştur. 

Yıllarca (15 yıl) ülkemizde hizmet verdikten sonra ( bu sırada İran Şahı Rıza Pehlevi gibi bir çok ünlü insanda Türkiyeye gelip kendisine tedavi olmuşlardır.) Bonn üniversitesine geri dönmüş ve çalışmalarına savaştan çıkan ülkesinin yaralarını sarmak için devam etmiştir.

Gelelim Mustafa Kemal Kağıda ne yazdı: Türkiye Cumhuriyeti Devletinin hükümetinize gönderdiği resmi bir belgeye 2 ay cevap vermemek Türkiye Cumhuriyetine kasıtlı olarak yapılmış bir hakaret midir, Türkiye Cumhuriyeti devletini tanımamak mı demektir?

http://dishekimligi.istanbul.edu.tr/gecmis-dekanlarimiz/ 

Kendisi İstanbul üniversitesi geçmiş dekanlarımız bölümündeki yerinde de gösterilmektedir.

Celal Şengör'ün konu hakkındaki görüşü :

Albert Einstein'ın gönderdiği mektup:

Kaynak olarak araştırabilir ve Celal Şengör'ün Dahi diktatör kitabını okuyabilirsiniz.

Türkiye'ye gelen bilim adamları listesi. 

 Andreas Schwarz: hukuk profesörü.
Karl Strupp: hukuk profesörü.
Wilhelm Röpke: ekonomist.
Dankwart Rüstow: iktisat profesörü.
Gerhard Kessler: ekonomist.
Umberto Ricci: iktisatçı.
Fritz Neumark: hesap, vergi uzmanı.
Fritz Arndt: kimya profesörü.
Erich Frank: insülini bulan profesör.
Hans Reichenbach: mantık-felsefe profesörü.
Curt Kosswig: zoolog.
Wilhelm Liepman: dünyaca ünlü jinekolog.
Benno Landsberge: asurolog, sümerolog-tarihçi.
Georg Rohde: filoloji profesörü.
Alfred Heilbronn: botanikçi.
Richard Von Mises: matematik profesörü.
Clemens Holzmeister: mimar.(tbmm binası)
Bruno Taut: mimar.
Ernst E. Hirsch: hukuk profesörü.
Rudolf Belling: heykeltraş.
Alfred isaac: iktisat profesörü.
Herbert Louis: coğrafya profesörü.
Erich Auerbach: filolog.
Traugott Fuchs: filolog.
Karl Steuerwald: filolog.
Karl Menges: filolog.
Clemens Möller: filolog.
Felix Haurowitz: kimya profesörü.
Hubert Melzig: filolog.
Philip Schwartz: tıp profesörü.
Rudolf Nissen: tıp profesörü.
Wilhelm Salomon-calvi: jeolog
Harry Dember: fizik profesörü.
Paul Hindemith: besteci-müzisyen.
Eduard Zuckmayer: müzisyen.
Gustov Oelsner: şehir plancısı, mimar.
Alfred Marchionin: ankara üniversitesi tıp fakültesi’nin kurucusu.
Joseph Igersheimer: profesör, göz mütehassısı.
Carl Ebert: opera sanatçısı. profesör.
Kurt Bittel: arkeolog.
Hans Güstav: arkeolog.
Alfred Kantorowicz: istanbul dişçilik fakültesi’nin kurucusu profesör.
Leo Spitzer: edebiyat profesörü.
Erwin Freundlich: astronomi profesörü.
Ernst Von Aster: felsefe tarihçisi profesör.
Wilhelm Peters: psikolog profesör.
Gustov Güterbock: hititoloji profesörü.
Ernst Rudolf Reuter: şehir plancısı-mimar.(daha sonra batı berlin’in ilk belediye başkanı)
Walter Ruben: arkeolog-tarihçi.
Wolfram Eberhard: sinolog.
Annemarie Gabain: sinolog. 

H2
H3
H4
3 columns
2 columns
1 column
11 Comments