Bazen kolaylıkla, bazen de oldukça zor bir şekilde hayatımıza giren, hayatımızda olunca da iliklerimize kadar hissedip vazgeçilmesi ve unutulması mümkün olmayan hem keyifli hem de ciddi duyguların bütünüdür aşk. Sözcük dağarcığımızdaki tüm sözcükleri toplayıp bir tanım elde etmeye çalışsak da bir türlü onu tanımlamayı başaramıyoruz. Çünkü hayatımıza nasıl girmişse ve nasıl yer alıyorsa, o şekilde kendimizce bir tanımlama yapabiliyoruz.
Birimizi ötekimize tuzaklardık, çünkü birbirimize ait tutsaklardık...
Aşk... Söylemesi de, okuması da yüreğimizin çarpıntısını misliyle arttırıyor. Her ne kadar söylemesi, okuması, duyması kolay olsa da, hissedebilmek gerçekten zor... Hattâ çok zor... Çoğu zaman sevgi ile karıştırılır. Çünkü her şey sevmekle başlar. Sevmek de, sevilmek de güzel şeyler fakat çok severek insan ne kendini ne de sevdiğini yormamalı. Aşk, çok sevmek değildir, sevgiyi yoğun yaşayabilmektir. O, kalbimizin kapılarını gizlice açarak kendine taht kurabilendir.
Aşka uçarsan kanatların yanar. Sadi Şirazî
Aşka uçmazsan kanatların neye yarar ? Mevlana Celâleddin-i Rûmi
Aşka varınca kanadı kim arar ? Yunus Emre
Kişi, yaşamı boyunca birçok kez sever. Sevmek ruhumuzda vardır, tabi onu görebiliyorsak. Fakat aşk, sınırlı sayıda kendini gösterendir. Çünkü sırdır. Sırra ermek de kolay değildir... Öyle bir sır ki, aransa bulunamaz, bulunsa açılamaz... Gönüllerin birbirine sabırla nakşedilmesidir aşk...
Tüm yazar ve şairler bugüne kadar sevdiklerine en güzel hediyeleri olan eserlerini bağışlamışlardır. Şiirler ve öyküler... Okuyunca yada dinleyince ruhumuz dinlenir... Her şiirde bir kıta, her kıtada bir dize, her dizede bir sözcük ve her sözcükte bir anı... İşte o anılar daim olsun. Her zaman sevgiyle kalan anılarınızın olması dileklerimle...