Petrol, Teknoloji ve Geçim Sıkıntısı

Toplumda ulaşım; ağırlıklı olarak otomobil ve uçak anlamına geliyor. Bunların yakıtları da petrol bazlıdır. Fakat elektrikle çalışan araçların varlığı yıllarca mevcut. Ancak batarya patentlerinin pazar payının korunması için erişilebilirliklerini sınırlayacak şekilde petrol şirketlerince kontrol edilmesi ve enerji endüstrisinin yaptığı siyasi baskı sebebiyle bu teknolojiyi bulabilmek ve satın alabilmek oldukça güçtür. Dünyadaki tüm otomobillerin elektrikli olmasının yerine petrole dayalı olmasının tek sebebi; yozlaşmış kar politikalarıdır.
MAGLEV (Manyetik levhalar ile rayların üzerinde raylara temas etmeden yol alabilen tren teknolojisi) trenler seyahat için uçak yakıtlarının sadece %22’sine ihtiyaç duyuyor. Bu trenlerin en hızlısı saatte 580 km. yapmaktadır. Bir şirket (ET3 adlı) hareketsiz ve sürtünmesiz bir tüpün içinde saatteki hızı 6440 km. olan bir tren geliştirdi. İlerleme karşıtı kar yapısı olmasaydı bu sistemler hemen hayata geçirilebilirdi.

images.jpg Kaynak

Teknoloji geliştikçe insan gücüne olan ihtiyaç azalacaktır. Bu para bazlı iş gücü sisteminin yanlızlığını göstererek bir çelişki doğuruyor. Çünküinsanların istihdamı teknolojik gelişme ile doğrudan rekabet halindedir. Bu sebeple endüstrinin kâr önceliğini göz önüne alırsak insanlar zamanla işten uzaklaştırılacak yerlerine makinelar getirilecek. Endüstri, iş süresini azaltmak yerine makinelere başvurursa küçülmeye gider ve işinizi kaybedersiniz. O yüzden makinelerden korkmakta haklısınız. (Ya da makineleşmiş bir endüstride yapay zekâ)

images-1.jpgKaynak

Makinelerin birçok iş sektöründe yer alması nedeniyle insanlar özgürce hareket edebilirler. Çünkü teknolojinin amacı aslında budur. Ama para bazlı yapı bu gelişimi engelliyor. Çünkü insanların yaşamak için işe ihtiyacı var. Sonuç olarak bu sistem bitmeli. Yoksa asla özgür olamayız ve teknoloji sürekli engellenir. Kaynak bazlı ekonomide günümüzdeki bir çok işe gerek bile kalmayacaktır. Özellikle adalet sisteminin bir kısım bölümüne; ceza yasalarına. Çünkü para olmazsa günümüzde işlenen pek çok suç ortadan kalkacaktır. Sonuç olarak bir çok suçun nedeni; parasal eksiklik yüzünden ortaya çıkan sinir halinin neticesidir. İnsan elinden çıkan yasalar, sorunlarla ilgilenme amacı taşır. Bu yasalar sorunlar nasıl çözülür bilinmeden çıkarılır. Örneğin yağışlı bir havada aracınızla seyrederken bir uyarı levhasında “yağışta dikkatli sürünüz” yazılacağına, yollara sensörler yerleştirilebilir. En özelleştirilmiş ve kapitalist ülke ABD’nin en büyük hapishane popülasyonuna sahip olmasına şaşmamak gerekir. İstatistiksel olarak bu insanların büyük çoğunluğu eğitimsiz ve fakir bir çevrede yetişmiş kişilerdir. Onları suç işlemeye iten şey, bu çevresel şartlanmadır. Fakat toplum bu konuyu görmezden geliyor. Her yıl hapishane ve polisler için milyarlar harcanırken suçun ortaya çıkmasındaki en temel sebeplerden olan fakirlikle ilgili olan programlara çok az bütçe ayrılıyor. Yoksulluğu tercih eden ve yaratan bir sistem olduğu sürece suç, asla bitmeyecektir.

images-2.jpgKaynak

Yukarıdaki yazı bir belgeselden (Zeitgeist Addendum) alınmıştır ve dünyamızın ekonomik sistemi üzerinde sözü geçen kişi ve kurumların temel davranışlarını gözler önüne sermiştir. Başlığı "Petrol, Teknoloji ve Geçim Sıkıntısı” olarak atmanın sebebinin amacı ise; sistemin hangi düşünceler üzerine kurulu olduğunu sizlere göstermektir. Ben de sistemin bu temel üzerine kurulu olduğuna inandığımdan dolayı bu paylaşımı sizlere sunuyorum.

Bu konu ile bağlantılı olarak yazmış olduğum diğer paylaşımlar:

DQmWHUZjHQFFJKUioxVAkfyHpKP4QYTyM2R5bqjQfHvsbUH.gif

H2
H3
H4
3 columns
2 columns
1 column
Join the conversation now