Filistinli Çocuk - Haklı ile Haksızın Mücadelesi

Bu fotoğrafı birçoğunuz görmüşsünüzdür. Fotoğrafta onlarca otomatik silahlı askerin gözleri bağlı, üstü başı kan olmuş halde götürdüğü Filistinli bir çocuk var. ABD’nin Kudüs kararını protesto eden bu çocuğun göz altına alındığı esnada çekilen bu fotoğraf bana neler anlatıyor sizlerle paylaşmak istedim.

Filistinli_cocuk.jpgbu fotoğrafta sadece bir tek cesur insan var!

Yazıya başlamadan önce şunu belirteyim: Ben herhangi bir olayda “Ben müslümanım, bu kişi de müslüman öyleyse onun tarafını tutayım” demem. Benim önceliğim kimin haklı olduğudur. Kimin haklı olduğuna karar verirken de öncelikle vicdanımın senini dinlerim. Bu olaydaki taraflarla ilgili olarak söyleyeceğim tek şey ise şudur: “Bu çocuk, bu halk yani Filistinliler sonuna kadar haklılar.”

Aklıma hemen bir soru geliyor: Bu kadar adam kendileri için tehlike arz etmeyen bir çocuğa neden böylesine şiddet uygular? Bu soruyu kendime sorduğumda aklıma gelen tek cevap haksızlıklarını bastırmak için insanları korkutmaya çalıştıkları. Bakın biz bu kadar güçlüyüz ve bize karşı olursanız sonunuz bu çocuk gibi olur mesajı vermeye çalışıyorlar sadece. Aklı başında her insan ister istemez korkar. Hele eli silahlı özel eğitimli askerlerden daha da korkar. Fakat her zalim iktidarın unuttuğu bir gerçek var: Bardaklar taşar.

Belki şimdi bu insanları bastıracaklar, belki yarın ve öbür gün de ama bastırdıkları insanlar haklılıklarından bir şey kaybetmeyecekler ve bir gün gerçekten bardak taşacak. Bir gün haklı ama ezilen insanlar ne pahasına olursa olsun haklarını alacaklar. Bu tarihte her zaman böyle olmuştur ve bu olay bizim geleceğe umutla bakmamızı sağlayan tek gerçekliktir. Haklılar bir gün haklarını alırlar. Hele ki haklı olan taraf koskoca bir halksa.

filistinde_3intifada_sesleri.jpg
Tanklara karşı taşlar: İntifada

Fotoğrafta çocuğun yüzünü net göremiyoruz ama görseydik büyük ihtimalle korktuğunu görecektik. Bunun için o çocuğu asla suçlayamayız. Bizler işimizden kovulma ihtimalimiz belirse korkmaz mıyız? Alt tarafı bir iş sonuçta. Başka bir iş bulabiliriz ama yine de işsiz kalmaktan korkarız. Peki, koca koca insanlar, canları tehlikeye girmediği halde korkabiliyorken canının tehlikede olduğunu düşünen bu çocuk neden korkmasın? Korkuyordur ve evet, korkmalıdır da. Korkmak, ağlamak, vb. şeyler kimin haklı kimin haksız olduğunu değiştirmez.

Şimdi de askerlere bakalım. Bir tane ufacık çocuğun etrafındalar. Onlara kişiler. Ellerinde otomatik silahları var ki silahlara gerek bile yok. O çocuk onların biri için bile tehlike arz edemez aslında. Dediğim gibi amaçları korkutmak. Kendilerinden korkulmasını istiyorlar çünkü buna muhtaçlar. Çünkü kendileri çok korkuyorlar. Evet, korkuyorlar. Çünkü insanlar onlardan korkmazsa cebren ve hile ile elde ettikleri her şeylerini kaybedecekelerini biliyorlar. Ben bunu yüzlerinde görüyorum. Bunu bütün bir halk gördüğünde ne ellerindeki silah ne arkalarındaki güçlü ülkeleri onları kurtaramaycak. Haklılar kazanacak.

Halkının kazandığını, hakkını aldığını bu çocuk göremeyecek belki. Belki ancak torunları o mutluluğu tadacak ama olsun bu çocuk, bu çocuğun tarafı kazanacak. Ufacık bir çocuk bir amaç uğruna sokağa çıkmışsa; kendini feda etmeyi bile göze almışsa o çocuk kazanır. Yaşıtları internette komik videolar izlerken bir çocuk sokaklarda halkının –ve elbette kendisinin- hakkını arıyorsa o çocuk gözünü karartmış demektir. Hem haklı hem de gözü kara halklar her daim kazanmıştır. Korkaklar ise ellerindeki tüfeklerin onları koruyamayacağını anlayacaklar. Hem de en acı şekilde...

Kapanışı da çok sevdiğim V for Vendetta filminden bir replikle yapayım.

“Bu maskenin arkasında bir fikir var ve fikirler kurşun geçirmez.”

H2
H3
H4
3 columns
2 columns
1 column
Join the conversation now