Gülümseme için kafamızın içinde hazır bir devre olabilir mi?
Paul Ekman, gülümsenin 19 farklı biçimi olduğunu buldu. Bunların 18'i gerçek değil, ama buna rağmen son derece işimize yarıyorlar.
Gülümsemenin sadece bir çeşidi gerçektir. Sadece dudakların kenarları yukarı kalkmakla kalmaz,gözler de biraz kısılır, gözün kenarlarında gülümsemeye bağlı kırışıklıklar oluşur ve yanakların üst kısmı da kalkarsa, yüz mutlu olduğunu gösterir. Bu gerçek gülümsemeye " Duchenne Gülümsemesi" denir.
Mutlu olduğumuzda kanımız damarlarımızdan daha hızlı akar. Çoğu insanda mutluluğu normal halden ayıran, dakikada 3 ile 5 kalp atımlık bir farktır.
Akıllara şu soru gelebilir: Peki bizler güldüğümüz için mi mutlu oluruz, yoksa mutlu olduğumuz için mi güleriz ?
Paul Ekman, gülümsemenin insanı mutlu kıldığını bilimsel olarak açıklamayı başarmıştır. Yani gülümseyerek kendinizi mutlu kılabilirsiniz. Fakat mutsuz olmadan yaşamak da mutluluk değildir.
Psikoloji tarihini incelediğimde gördüğüm şey sürekli bir grubun kendi doğrusunda en uca giderek bu durumdan başkasını kabul etmediğidir. Örneğin; ilk başlarda çevrenin kalıtımdan çok daha önemli olduğu söylenirken daha sonraki araştırmalarda kalıtımın çevreden daha önemli bir etkisinin olduğu savunulmuştur.Günümüzde durum ne mi?
Günümüzde kalıtım ve çevrenin birbirinden ayrılamayacak bir bütün olduğu savunuluyor.
Bu durumda sadece mutluluğu aramak, size sadece başınıza gelmesinden korktuğunuz durumu yaşatmaktan başka bir işe yaramayacaktır.
Doğru olan dengedir. Fakat siz yine de olumsuz duygulara dikkat edin zira olumsuz duyguları olumlu duygulardan daha yoğun hissederiz. Derdimizi bir başkası ile paylaşmak güzeldir. Yükümüzü alır fakat bu dertlerin anlata anlata beslemediğinize de dikkat edin.
➻ Beynimde ne oluyor ?
Her iki beyin küresi de hisselerin işlemesinde etkili olur. Ancak olumsuz duygularda bu işi daha çok sağ ön lop kısmı üstlenirken, neşeli zamanlarda genellikle bu iş sol ön loba kalır.
Gülümsemin yanında mutluluğunuz için ayrıca lütfen hedefleriniz olsun. Özellikle maddi konularda hayalini kurduğunuz ya da almak için yanıp tutuştuğunuz şeyler varsa mümkünse arzuladığınız her neyse onu hemen elde etmemeye çalışın.
Evet, biraz garip gelebilir fakat yapılan araştırmalar beklemek zevkin büyük kısmını oluştururken buna karşın, beklediğimiz ödülün kendisini özel bir heyecan duymadan kabul ederiz.
Unutmayalım daha iyisini istemek doğanın en eski esaslarından biridir. Olumlu bir olayın beklentisi söz konusu olduğunda beyin bizi keyifli bir ruh haline sokan hormonlar salgılar.
Bilgisayar oyunlarında da beklenti sistemi devreye girer. Anlaşılan bu mekanizma, sonunda bir şey kazanmanın ne ölçüde faydalı olup olmadığını sorgulamıyor, sadece onu istiyor. Bu beklenti onun motivasyonunu sağlıyor.
Hayatın birkaç alanı vardır ki, tüm dizginlerimizi beklenti sistemimize kaptırmışızdır. Aşk bu alanlardan biridir.
Bu yüzden kavuşamayan aşıklar için kavuşmuş olsalardı destan olamazdılar denilir. Onların destansı aşkları beklentilerinin gerçekleşmemesinden dolayı beklentinin içlerinde yaşattığı sevinçtir.
Mutluluğunuz daim olsun...