Atom Altı Boyutlardaki Aşk💕: Kuantum Dolanıklık.


“Mesafelerin Önemi Yok, Biz Bir Olduktan Sonra..!”
Atom altı-aşk deyimi, tam da bu konuya göre bir başlık. Çünkü bu yazıda, bir atom çapından milyarlarca kez daha küçük olan ve seni, beni hepimizi var eden parçacıkların birbirleriyle nasıl da bağlı nasıl da özdeş olduklarını anlatmaya çalıştım. Öyle bir bağlılık ki bu, bu parçacıklardan birini evrenin bir ucuna dahi götürseniz, ışığın bile milyarlarca senede aşamayacağı bir mesafeyi-zamanı bir anda (evet o anda) aşabilecek bir durumdan bahsediyoruz.

Günlük yaşamda birşeyi anlayıp yorumlamamız ve ona tepki verebilmemiz yalnızca bizim algılarımız sayesinde olabiliyor. Koklamak, dokunmak, tat almak, görmek ve işitmek. İşte bu beş algı üzerine kurulu bir dünyadaki hayatı yaşıyor, anlamlandırabiliyor ve planlamalar yapıp harekete geçebiliyoruz. Bir kişiye en’i, boyu, derinliği çok rahatlıkla anlatabilirsiniz ama fazladan bir dördüncü mekansal boyutu öyle kolay kolay anlatamayabilirsiniz. Bu durum, tamamıyla, bizim dördüncü bir mekansal boyutu gözlerimizle görememizden kaynaklanan birşeydir. Hiç bir insanın algısı böyle birşey için açık değildir. Bunu anlamlandırabilmek için matematik kullanılır.


Image is from http://www.cosmic-university.com

İdrak edebilmek için somut birşeyi model olarak alıp beynimizde daha “tanımlanabilir” imgelere dönüştürebilmeliyiz. Peki ama gerçek dünya gerçekten de böyle mi? Makro boyutta bir dünyada yaşadığımız için birçok şey oldukça makul gözükür. Çünkü herşey klasik fizik ya da elektrodinamikte belirtilen yasalarla yönetilmektedir. Hiç bir zaman yer itimi diye birşey yoktur, yer çekimi vardır. Ya da kalkıp duvarın içinden öylece geçip gidemezsiniz. Veya aynı anda iki yerde birden olamazsınız. Bu örnekler böylece çoğaltılabilir.

Fakat bir atom boyutundan yüzlerce ve yüzlerce ve yüzlerce kat daha küçük bir skalaya yani kuantum dünyasına gittiğinizde işler çok değişir. Zaten algılarımızın alamayacağı bir küçüklükte aklımızın alamayacağı olaylar olması oldukça normaldir aslında. Burada bize en tanıdık gelen şey, “parçacık” dediğimiz şeyin kafada canlanan topçuk şeklinden başka birşey değildir. Bu dünyada bir parçacık onu gözlemleyip gözlemlemediğinize göre değişen bir kuantum durumundadır. Ona bakarsanız ya parçacıktır ya da dalga. Gözlemlemediğiniz sürece **hem parçacıktır, hem de dalga.**

Bu dünyada bir parçacık belli kuantumlu enerji düzeylerine karşılık gelen her yerde bulunmaktadır aslında. Yani şöyle düşünün beni, seni herşeyi oluşturan en temel şey, bir olasılık uzayının içinde heryerde bulunmaktadır. En ilginç şeylerden birisi de bu parçacıkların bildiğimiz zaman ve mekandan öylesine bağımsız oluşlarıdır. Kuantum köpüğü denilen bir doku üzerinde hiç bir neden-sonuç ilkesine tabi olmadan evrenin bir yerlerinde öylesine oluşuverir ve öylesine de yokoluverirler. Hiç bir şekilde ne zaman nerede ortaya çıkacağını anlayamaz, ön göremezsiniz.


Image is from https://www.quantamagazine.org/

Bu kadar küçük parçacıkların aynı tipte olanları birbiriyle özdeştir. Yani bütün evrendeki elektronların her biri birbiriyle tıpa tıp aynı özelliklere sahiptir. Yani hiç bir farklılıkları yoktur. Bu özelliklerden birisi de spin’dir. Spini bizim dünyamızda bir topun kendi etrafında dönüşüne benzetebiliriz.(Dediğim gibi, aslında tam olarak aynı şey değil ama görsel anlamda buna benzetebiliriz. Çünkü hiç bir parçacığın bir top gibi 3 boyutta tanımlanabilecek bir çapı yoktur. Parçacıklar, noktasaldır.) Spin de tıpkı kütle gibi yük gibi önemli bir özelliktir parçacık dünyasında, öyle ki bu parçacıkların bir araya gelip oluşturduğu bizim dünyamızın maddesinin birçok önemli özelliği bu spinler ve spin-yörünge etkileşimi adı verilen olaylar sonucu ortaya çıkar.

#Kuantum dolanıklık, bu parçacıkların , birbiriyle eşleştirildiğinde, bunlardan herhangi birinin spin durumu dışarıdan etkiyle bir şekilde değiştirilirse diğer özdeş parçacık ya da parçacıkların da o spinin tersi yönde aynı spin durumuna aynı anda geçeceğini anlatmaktadır.


NEDİR BU DOLANIKLIK NASIL TANIMLANIYOR?

Yukarıdaki paragrafta bahsettiğim *aynı anda* lafına dikkatinizi çekmek isterim. Bir parçacık üzerindeki böyle bir etkinin bilgisinin bir sonraki parçacığa bir şekilde taşınması gerekmektedir. Ve biz şunu iyi biliyoruz ki evrende hiç birşey ışık hızından daha hızlı gidemez. Gelin bu özdeş parçacıklardan birisi, burada steemit laboratuvarımızda dursun üzerinde biraz oynayalım. *Bir şekilde* (mesela bir solucan deliği ile olabilir) 13,7 milyar ışık yılı öteye evrenin öteki ucuna diğer özdeş parçacığımızla da bir arkadaşımız gitmiş olsun. Orada da diğer arkadaşımız, o parçacığın başında dursun ve bize solucan deliğinden geçip geçip haber versin. Biz buradaki parçacığın spin durumunu **spin up** yaptığımız anda arkadaşımız bize kendi parçacığının soin durumunun **spin down** oluverdiğini söyleyecektir. Halbuki aşina olunan ve bilinen fizik yasalarına göre bizim yanıbaşımızda duran parçacığın spin durumu bilgisini, ışık hızında evrenin diğer ucundaki sevgilisine göndermesi ve onun da tersine spin durumuna geçmesi gerektiğini ona söyleyebilmiş olmak için 13,7 milyar yıl beklemesi gerekirdi. Ama öyle olmadı! Dolanık iki parçacık oldukları için bu olay *anında* gerçekleşti.
Image is from: http://lionsr.com

Şimdi bu parçacıkları birbirine ölümüne sadık iki aşık insan olarak düşünelim. Steemit laboratuvarında bizim üzerinde deney yaptığımızın adı Mecnun olsun. Evrenin diğer ucunda, arkadaşımızın yanında olan da Leyla. Bizim burada Mecnun’a etki etmemiz aslında Mecnunun burada gerçekleşen ve ışık hızıyla Leyla’ya doğru ilerleyen ölümcül bir hastalığı ona haber vermesi anlamına gelsin. Biz Mecnun’a etki ettiğimiz anda Leyla bu haberi almış olacaktır. Lakin o amansız hastalık Leyla için henüz gerçekleşmemiştir. O, ona evrendeki en hızlı şey olan ışık hızıyla yaklaşmaktadır. Ama Leyla hastalığın önlemini alıp bu hastalıktan korunacaktır. Işık hızında ilerleyen şey aslında Leyla’nın geleceğidir. Ama Leyla gelecekten (yani sevgilisinden) haber almıştır! İlginç değil mi? Aşağıda kuantum dolanıklığı anlatan çok hoş bir video var. İzlemenizi tavsiye ederim.



Ve belki de en önemlisi, bu doğa olayının, bize gelecekte kuantum bilgisayarını ve belki de ışınlanmanın yolunu açmamızı sağlamak olacaktır.
H2
H3
H4
3 columns
2 columns
1 column
Join the conversation now