Discord'da Bir Süre Daha Yokum - Durum Güncelleme ya da İç Dökme Yazısı

Discord kullanmayı bırakalı 3 ayı geçti. Bunu yaptığım için çok mutluyum. Geç bile kalmışım kesinlikle bu kararı vermekte. Bıraktığım için bana kızan arkadaşlarım var. Sizleri anlıyorum. Bu sıralar insanlar bana biraz fazla mı kızıyor? Komşunun 6 yaşında oğlu da aşağıdan "Damla, Damla!" diye seslendiğinde onunla oynamaya gitmediğim için bana çok kızıyor. (Ya bu küçük çocuklar niye bana Damla diyorlar, ne yapmam lazım bu konuda, uzman varsa görüşlerini alabilirim. Bu da ayrı bi dert 🙂)

Hive'da olmayı seviyorum. Burada birbirinden güzel insanlar tanıdım. Bu insanlarla iletişimde olmaktan ve bloglarını okumaktan keyif alıyorum. Bana buranın ya da eski Steem'in diyeyim ilk hallerini hatırlatıyor. Bir bakıma nostalji yaşıyorum. Yine şimdi olduğu gibi bizden bir avuç insan vardı ve herkes kendi halinde huzur içinde takılıyordu. Sonra bir arkadaş discord sunucusu açmaya karar verdi ve bizleri davet etti. Ben gitmekte acele etmedim, çünkü o dönemde çok fazla yoğunluğum vardı, bir taraftan sitelerime içerik yetiştirmeye çalışıyordum ve bazı yeni projelere başlamıştım. Gidecek olursam çok zamanımı kaybedeceğimi düşünmüştüm.

Arkadaşlarımın çoğu sunucuya gitti ve iletişimlerine oradan devam ettiler. Buradaki etkileşim bir hayli azaldı. (Bu da discord kullanmanın dezavantajlarından biri bence.) Ben hala gitmemekte direnirken bir gün 3-4 arkadaş biraraya gelip altın günü düzenlemeye karar verdiler. Beni de katılmaya ikna edince discord'a adım atmak zorunda kaldım. Altın gününü duyunca "kısır yiyip muhabbet edeceğiz" düşüncesi o sırada cazip gelmişti 🙂 İlk zamanlar az kişiyken güzeldi. Ortam kalabalıklaştıkça bozulmaya başladı.

Bugün discord deyince aklıma gelenler ve hatırladıklarım hiç güzel şeyler değil. Geriye dönüp seçme şansım olsaydı oraya hiç gitmemeyi tercih ederdim. Projelere katıldığım ya da kendi projelerimi yaptığım sırada discord benim için insanlarla iletişim içinde kalmak için kullanmam gereken bir uygulamaydı. Ama şu anda böyle bir durum yok. Yakın birkaç ay içerisinde yeni bi projeye başlamak önceliklerim arasında yer almıyor. Memleketime yeni döndüm, stresli günleri geride bıraktım, bu sıralar biraz kendime zaman ayırmak ve sadece sevdiğim ortamlarda takılmak istiyorum. Neden bıraktığımı soranlar için de bir kereye mahsus uzun açıklama yapmak istiyorum.

Neden bıraktım?

Çok zamanımı alıyordu - Geçen yazdığım yazıda neden olarak çok zamanımı alıyordu demiştim. Evet bu başlıca nedenlerden sadece biri. Orası çok aktif ve zaman isteyen bir ortam. Bazen de açık konuşmak gerekirse kaybettiğim zamana değmediğini düşünmeye başladım. Örneğin, Hive Türkiye sunucusunda alt üye toplamak için ortama katkıda bulunmayan insanların gelip refli link atmalarını falan hep gereksiz bulmuşumdur. Bence bir insan katkıda bulunmadığı ve kimseyi desteklemediği ortamda bulunan insanları bu tür amaçları için kullanmamalı. Bu örneklerden sadece biri. İnsanlar çeşitli nedenlerden dolayı gereksiz şeyler yazıyorlar ve takip edeyim derken bir sürü zamanım uçup gidiyor. Bence o zamanı insan sevdiklerine, hobilerine, işine veya kendine harcayabilir.

Çoğu kişi bana sadece işi düştüğünde yazıyordu - Murphy amcamın önemli bir kuralı varmış ve ben ne yazık ki bu kuralı çok sonradan okudum. "İhtiyaç halindeki insanlara yardımcı olun, sizi elbet hatırlayacaklardır. Tekrar yardıma ihtiyaçları olduğunda." 🙂 source Ne yazık ki bu bir gerçekti. Çoğu kişi sadece işi düştüğünde yazmaya başlamıştı. Selamsız sabahsız, bayramlarda, iyi veya kötü günümüzde yanımızda olmadan ve olma gereği duymadan...

Oy için kavga ediyorlardı - Şu anda herhangi bir organizasyonun veya projenin içinde olmamamın başlıca nedeni bu. İnsanların oy için, para için ya da liderlik için birbirleriyle kavgaya tutuştuklarını çok gördüm hem de defalarca. Özel mesajlarda oy için tehdit edildiğim bile oldu. Utopian isimli bir proje vardı ve oraya mod olmak gibi bir hataya düştüm. Birilerine az buçuk kazandırmaya başlayınca insanlar akın akın geldiler. "Bana oy atacaksın ya da şu olur..." şeklinde mesajlar bile aldım. Tabii ki cevaplarını da aldılar. Bence iyilikten güzellikten nasibini almamış birisine hakettiği gibi davranılmalı.

Bana Güzin abla muamelesi yapıyorlardı - Bu çok şikayetçi olduğum konu değil ama gülmeniz için yazıyorum kesinlikle. Bu tür mesajlar aldığım da oldu. Yahu ben ne anlarım o işlerden 😀 Keşke buraya mesleği ilişki koçu olan birisi gelse de kurtulsam diye düşündüğüm olmuştur.

Özel mesajlarda farklı normalde farklı davranıyorlardı - Bu çok karşılaştığım bir şey ve nedenini bilmiyorum. Bence bir insana özelde nasıl davranılıyorsa toplum içinde de öyle davranılmalı. Değilse ben o işte kasıt olduğunu düşünüyorum. İşi düştüğünde yazanlar ve sonrasında sen de kimsin muamelesi yapanlar bunun en basit örneklerinden biri mesela. Ama sadece onlar değil...

Ve her tür rahatsız edici mesajlar aldığım oldu. Sonrasında adım kavgacıya çıktı. Ya değilim. Gerçekten kavga gürültüden hoşlanlanan biri değilim. Bir insan alçakgönüllü ve efendi davransın, tamam onun önüne dünyaları sermeye değer diye düşünüyorum. Bunun tam tersi ukalalık yaptığında da iyi muameleyi haketmiyor diyorum ve ona göre davranmayı tercih ediyorum.

img_20210513_140408574.jpg

Neyse içimi dökmüş oldum. Beni bu kısa sürede oralarda görmeyeceksiniz arkadaşlar üzgünüm. Burada huzurluyum. Sağa sola baktığımda oy, para ve liderlik kavgasına tutuşan insanlar görmüyorum. Umarım uzun süre de görmem. Kimse beni rahatsız da etmiyor. Kimse gelip kimsenin dedikodusunu da yapmıyor. Benim böyle şeylere ihtiyacım yok. O yüzden halimden çok memnunum. Kendinize iyi bakın. Ve lütfen bu uzak kalma isteğimin kendimle ilgili olduğunu bilin, üzerinize alınmayın. Hoşça kalın 🙂

H2
H3
H4
3 columns
2 columns
1 column
41 Comments
Ecency