Hello everyone. 🤗
Today I want to talk a little bit about the second of the movie Hold Your Breath, which I wrote about and talked a lot about a few weeks ago. I will both talk about this movie and share my thoughts about this movie. As usual, I watched this movie with my cousin while I was having dinner at her house. While watching this movie, we cooked and ate the crispy chicken we bought from the market in the oven. I actually gave up the habit of eating while watching movies completely, but because of my cousin I started doing it again. But I don't regret it because we watch movies once a week and I think once you do that, it's okay.
Herkese merhaba. 🤗
Birkaç hafta önce analizini yazdığım ve hakkında çok fazla konuştuğum Nefesini Tut filminin bugün ikincisi hakkında biraz konuşmak istiyorum. Hem bu filmden bahsedeceğim hem de bu film ile ilgili düşüncelerimi paylaşacağım. Bu filmi de her zamanki gibi kuzenimle beraber onun evinde yemek yerken izledim. bu filmi izlerken marketten aldığımız çıtır tavukları fırında pişirip yemiştik. Film izlerken yemek yeme alışkanlığımı aslında tamamen bırakmıştım ama kuzenim yüzünden bunu yapmaya tekrar başladım. Ama bunun için pişman değilim çünkü haftada bir kere film izliyoruz ve bence bir kere böyle yapınca sorun olmaz.
Source.
I think we encountered a different situation in Hold Your Breath 2 compared to the other movie. Because in the first movie, Norman (the blind man, a war veteran living in the old house in Detroit) is shown to us as a very bad and cruel man, while in the second movie we see Norman completely. In the first movie, we saw Norman's house thieves who broke into his house to steal his money, almost victimizing them and hurting them a lot, but in the second movie, strangely, we see the character of Norman, who has been made victimized, rather than Norman, who is the strong, brutal and tough personality in the first movie. in the movie. While we don't like Norman in the first movie, in the second movie we get sad about his situation and start to love him more. I didn't understand exactly what the director of this movie was doing, but I think I wouldn't have liked the movie very much if he hadn't done it that way.
Nefesini Tut 2 filminde diğer filme göre daha farklı bir durum ile karşılaştığımızı düşünüyorum. Çünkü birinci filmde Norman (Detroitte eski evde yaşayan savaş gazisi kör adam.) bize çok kötü ve acımasız bir adam olarak gösterilirken ikinci filmde Norman' ı bambaşka görüyoruz. İlk filmde Norman' ın evine parasını çalmak için giren hırsızları neredeyse madur duruma düşürüp onlara çok zarar verdiğini gördük ama ikinci filmde garip bir şekilde o birinci filmdeki güçlü, acımasız ve sert kişilik olan Norman' ı değil de daha çok madur duruma getirilmiş Norman karakterini görüyoruz ikinci filmde. Birinci filmde Norman' ı sevmezken ikinci filmde onun düştüğü duruma üzülüp onu daha çok sevmeye başlıyoruz. Bu filmin yönetmeninin tam olarak ne yaptığını anlamadım ama sanırım bu şekilde yapmasaydı o zaman filmi pek beğenmezdim.
The plot of the second movie tells 11 years after the event in the first movie. Normal adopts Phoenix, who lost his parents due to a fire in a house years ago and was left alone. Because he loves Phoenix so much, Norman teaches her the martial arts he knows and exactly what to do when she gets into trouble. And as you can see, trouble comes to the little girl here. As in the first movie, in the second movie, the subject is exactly Norman's fight to protect himself and not die after the trouble that befell him. But in the second movie, the scope of the subject increases a little more, and it becomes Norman's fight for his adopted daughter.
İkinci filmin konusu birinci filmde yaşanan olaydan 11 yıl sonrasını anlatıyor. Normal yıllar önce bir evde yangın çıkmasından dolayı anne babasını kaybeden ve kimsesiz kalan Phoenix' i evlat edinir. Norman, Phoenix' i çok sevdiği için ona kendi bildiği dövüş sanatlarını ve zor duruma düşünce, başına bir bela gelince tam olarak ne yapacağını anlatır ve öğretir. Ve anlayacağınız üzere burada küçük kızın başına bir bela gelir. Birinci filmde olduğu gibi ikinci filmde de konu aslında tam olarak Norman' ın başına gelen bela üzerine ölmemek ve kendini korumak için savaşması. Ama ikinci filmde konunun kapsamı biraz daha artarak Norman' ın evlat edindiği kız çocuğu için savaşması durumuna geliyor.
I also researched the first movie yesterday, and while watching the trailer, I couldn't help but watch the whole thing. It's about an hour and a half movie. I really liked both of these movies. I didn't watch the second one again because I just watched it. I watched the first movie a few years ago and realized I had completely forgotten about it. I'm happy to watch it again.
Dün filmin birincisini de araştırdım ve fragmanı izlerken kendimi tutamayıp tamamını izledim. Yaklaşık bir buçuk saatlik bir film. Ben bu iki filmi de çok beğendim. İkincisini tekrar izlemedim çünkü daha yeni izledim. Birinci filmi birkaç yıl önce izledim ve tamamen unuttuğumu fark ettim. Yeniden izlediğim için mutlu oldum.
When I watched the trailer of the second movie, I understood at the beginning that it would definitely not be like the first movie. As I said at the beginning of the article, the character of Norman is shown weaker and helpless in this movie. It should also be noted that the Norman character was blinded by shrapnel from the battle. But in the movie, the character of Norman has such behaviors that we cannot be completely sure whether he is blind or not. It actually makes a little more sense when you realize that blind people can hear better, see and feel better, but it should still be remembered that this is a movie.
İkinci filmin fragmanını izlediğim kesinlikle birinci film gibi olmayacağını anlamıştım en başında. Yazının başında da dediğim gibi bu filmde Norman karakteri daha zayıf ve çaresiz gösteriliyor. Ayrıca Norman karakterinin savaştan dolayı şarapnel yüzünden kör olduğunu da belirtmek gerek. Ama filmde Norman karakterinin öyle davranışları var ki kör olup olmadığı konusunda tamamen emin olamıyoruz. Kör olan insanların daha iyi duyduğunu gördüğünü ve hissettiğini anlayınca aslında biraz daha mantıklı geliyor ama yine de bunu bir film olduğunu unutmamak gerek.
Stay with Peace!